Ana içeriğe atla

Celsus Kütüphanesi


Celsus Kütüphanesi, Foto : M. Özveren.


Celsus Kütüphanesi, Efes Antik Kenti'nin en önemli yapılarından biri olup, Roma dönemi mimarisinin zarif örneklerinden biridir. M.S. 110–135 yılları arasında, Roma konsülü Tiberius Iulius Celsus Polemaeanus'un anısına oğlu Gaius Iulius Aquila tarafından inşa ettirilmiştir. Yapı hem kütüphane olarak hem de Celsus’un mezarı olarak kullanılmıştır.

Kütüphane, yaklaşık 12.000 parşömen rulo kapasitesine sahipti ve dönemin en büyük kütüphanelerinden biri olarak kabul edilirdi. Yapının cephesinde, Roma mimarisinin simetrik ve estetik anlayışını yansıtan sütunlar ve nişler bulunur. Bu nişlerdeki dört kadın heykeli, sırasıyla bilgeliği (Sophia), bilgiyi (Episteme), zekayı (Ennoia) ve erdemi (Arete) simgeler. Bu figürler, hem Celsus'un erdemlerini yücelten hem de ziyaretçilere bu erdemleri kazandırmayı amaçlayan bir sembolizm taşır.

Celsus Kütüphanesi, tarihsel süreçte çeşitli afetlere maruz kalmıştır. M.S. 262'deki bir yangın, yapının iç kısmını tahrip etmiş; 10. veya 11. yüzyıldaki bir deprem ise cephenin büyük kısmını yıkmıştır. 1970–1978 yılları arasında Alman arkeolog Volker Michael Strocka önderliğinde gerçekleştirilen restorasyon çalışmaları, yapının orijinal mimari özelliklerini koruyarak günümüze ulaşmasını sağlamıştır.

Günümüzde Celsus Kütüphanesi, antik dönemde bilgiye verilen önemi ve Roma mimarisinin estetik anlayışını gözler önüne seren önemli bir miras olarak ziyaretçilerini karşılamaktadır. Hem kültürel hem de tarihsel değeriyle yapının, geçmiş ile bugün arasında bir köprü oluşturduğu söylenebilir.


Erdemi (Arete) temsil eden heykelden bir görüntü.


KAYNAKLAR


Kültür Portalı: Celsus Kütüphanesi

Wikipedia: Library of Celsus


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Eski Yunan'da Kent Devleti (Polis) ve Özellikleri

Atina akropolisi, A.Savin (Public Domain) Polis (çoğul poleis) eski Yunan siyasal ve sosyal yaşamının en karakteristik örgütleniş biçimidir ve esasen eski Yunan'a özgü bir kavramdır. Kent devleti ise modern bir yakıştırmadır. Kent devleti Mezopotamya'da Erken Tunç Çağı'ndan bu yana örneklerini gördüğümüz eski bir siyasi oluşumdur. Kısacası kent devleti bir kent ve onun etrafındaki toprakları kapsayan belirli bir alandır ve bu alan bir bütün halinde bir siyasi birimdir. Yunanlar bu düzene "polis" adını vermişlerdir. Politika kelimesi de buradan gelmektedir. Polisin siyasi ve toplumsal yapısı doğu krallıklarındaki kentlerden farklıydı. Doğu kentlerinde iktidar gücünü tanrıdan aldığını iddia eden veya buna inanan ve doğrudan tanrı sayılan krallara aitti. Kral veya Firavun denilen bu yöneticilerin yetkileri sınırsızdı ve hakimiyetleri içerisinde yer alan bütün kentler onların mutlak otoritesine tabiydiler. Yunan polislerindeki yurttaşlık (politai) kavramı ve yeri geld...

Alman Çeşmesi

Alman Çeşmesi, Sultanahmet Meydanı, Foto : M. Özveren. Alman Çeşmesi, Alman İmparatorluğu Kaiseri II. Wilhelm tarafından 1898 yılında Osmanlı topraklarına yaptığı ikinci ziyaretinde gördüğü ilgi ve sevginin de etkisiyle Sultan II. Abdülhamid ve İstanbul halkına hediye edilmiştir. Almanya'da yapılıp İstanbul'a getirilen çeşme, tarihi bakımdan büyük öneme sahip olan Sultanahmet Meydanı üzerine dikilmiştir. I. Ahmed Türbesi'nin karşısında yer alan çeşmenin mimarı Max Spitta'dır. Neo-Bizans üslubunda yapılan çeşmenin açılış tarihi 27 Ocak 1901'dir. Çeşme yaklaşan dünya savaşı öncesinde Türk-Alman siyasi yakınlaşmasının da bir göstergesidir.

Laokoon ve Oğulları Heykeli

Laokoon ve Oğulları Heykeli, Vatikan Müzeleri, Foto : M. Özveren. Laokoon heykel grubu, tanrı Apollon tarafından gönderilen yılanların Troialı rahip Laokoon ve iki oğluna bir sunakta saldırmasını konu edinmektedir. Troia Savaşı sırasında içi savaşçı dolu tahta atın şehre alınmamasını öğütleyen Laokoon ve oğulları, Troia'nın yok edilmesine karar veren tanrıların isteğine karşı geldikleri için Apollon'un gönderdiği yılanlar tarafından öldürülürler. Heykel bu mitolojik hadiseyi tasvir etmektedir. Eserde baba ve iki oğlunun dramatik hayatta kalma mücadelesi canlandırılmaktadır. Yılanların Laokoon ve oğullarının bedenlerine dolanması, karakterlerin vücutlarındaki kasılmalar ile yüzlerindeki derin acı ve korku dikkat çekmektedir. Merkezde yer alan Laokoon ve solunda acıdan bayılmak üzere olan oğlu, en sağdaki diğer oğlu tarafından çaresizce izlenmektedir. Figürlerin acı içindeki vücutları ve çaresizce kurtulma çabaları etkileyici bir biçimde yansıtılmıştır.  Romalı Gaius Secundus Pli...