Ana içeriğe atla

Eski Roma'da Krallığın Yıkılması


Lucretia
Rape of Lucretia, ressam Tiziano Vecellio (1490 - 1576)

Roma MÖ. 753 - 509 yılları arasında krallıkla yönetilmiştir. İlk kral Romulus'tan son kral Tarquinius Superbus'a kadar yedi tane Roma kralının ismini biliyoruz. Bunlardan son üçü (Tarquinius Priscus, Servius Tullius ve Tarquinius Superbus) Etrüsk kökenliydi. Etrüskler bir asırdan biraz fazla bir süre Roma'da hakim oldular. 

Son kral Lucius Tarquinius Superbus (kibirli) kaynaklarda zorba ve zalim bir kral olarak tasvir edilmiştir. Egemenlik süresi boyunca (MÖ. 535 - 510) kimi isterse idam ettirmiş ya da mallarına ve paralarına el koymuş; patriciilerin (soylu ve zengin Romalılar) sayısını azaltmış, kendinden önceki kral Servius Tullius'u destekleyenleri öldürtmüş ve hoşlanmadığı herkese savaş ilan etmiştir. Tarquinius Superbus öylesine sevilmeyen bir kişiydi ki, bir sürü korumayla dolaşırdı. Halkını korkuyla yönettiği için bir kraldan ziyade bir tiran, yani bir despottu. Genellikle krallar sevilen yöneticiler olduklarından kendi halkları tarafından korunur; fakat tiranların kendilerini halktan korumak için özel korumaları vardır. Tarquinius görünürde bir kraldı, ancak baskıcı yönetim biçimiyle bir tirana dönüşmüştü.

Romalılar Tarquinius'un oğlu Sextus'un Romalı soylu ve evli bir kadın olan Lucretia'ya tecavüzüne kadar Tarquinius'un yönetimine bir şekilde katlanmışlardı. Sextus, Lucretia'ya cinsel tacizde bulundu. Kadın karşı koyunca onu ve bir kölesini öldürmekle tehdit etti ve ikisini zina yaparken yakaladığını ileri süreceğini söyledi. Bunun üzerine Lucretia boyun eğdi. Ancak yaşadıklarını eşi ve babasına anlattıktan sonra bu utançla yaşayamayacağını söylerek intihar etti. Bu trajik olay kısa sürede bir halk ayaklanmasına dönüştü. Lucretia'nın eşi Collatinus ve kardeşi Lucius Iunius Brutus bu hareketin önderi oldular ve halkı Tarquinius iktidarına karşı ayaklandırdılar. Neticede Tarquinius Superbus'u Roma'dan kovdular. Ardından krallık lağvedilerek cumhuriyet ilan edildi ve Lucretia'nın eşi ve kardeşi cumhuriyetin (Res Publica) ilk consul'leri (konsül) oldular (MÖ. 509). 

Roma'daki bu değişimi yalnızca Lucretia hadisesine bağlamak doğru değildir. Bu olay zaten varolan Tarquinius Superbus karşıtlığını doruğa ulaştırmıştır. Asıl sebep Romalıların Etrüsk hakimiyetinden kurtulmak ve tiranlık halini almış krallık rejimini sona erdirmek istemeleridir. Bundan sonra Roma'da kral anlamına gelen "rex" kelimesi en fazla nefret edilen kelime olmuş, Romalılar siyasi özgürlüklerine önem verip bir daha tek adamın egemenliği altında yaşamamaya yemin etmişlerdir. Iulius Caesar'ın öldürülmesi de kral olma niyeti taşıyanlara Romalıların asırlardır biriktirdikleri öfkenin bir dışa vurumudur. Caesar suikastinin aktörlerinden Marcus Iunius Brutus da aynı aileden geldiği Lucius Iunius Brutus'un izinden giderek tiranlığa yeltenenlerden Roma'yı korumak istemiştir. 

Roma'da yeni kurulan rejimin adı cumhuriyettir ancak yönetimde esasen halk değil Tarquinius ile sürekli çekişme yaşayan patriciiler etkindir. Yani Roma'da iktidar bir nevi kraldan soylu ve zengin bir aristokrat topluluğu olan Senatus'a (Senato) geçmiştir. Tarquinius ise geri dönebilmek için bir başka Etrüsk olan Clusium kralı Lars Porsenna'nın desteğini alsa da Roma'da krallığı tekrar ele geçirememiş ve MÖ. 495 yılına gelindiğinde Campania'daki Cumae şehrinde sürgünde ölmüştür.


KAYNAKLAR

Baker, S. (2015). Eski Roma, (çev. Ekin Duru), İstanbul: Say Yayınları.

Jones, P. (2019). Geldim Gördüm Yendim: Romalılar, (çev. Funda Sezer), İstanbul: Say Yayınları.


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Eski Yunan'da Kent Devleti (Polis) ve Özellikleri

Atina akropolisi, A.Savin (Public Domain) Polis (çoğul poleis) eski Yunan siyasal ve sosyal yaşamının en karakteristik örgütleniş biçimidir ve esasen eski Yunan'a özgü bir kavramdır. Kent devleti ise modern bir yakıştırmadır. Kent devleti Mezopotamya'da Erken Tunç Çağı'ndan bu yana örneklerini gördüğümüz eski bir siyasi oluşumdur. Kısacası kent devleti bir kent ve onun etrafındaki toprakları kapsayan belirli bir alandır ve bu alan bir bütün halinde bir siyasi birimdir. Yunanlar bu düzene "polis" adını vermişlerdir. Politika kelimesi de buradan gelmektedir. Polisin siyasi ve toplumsal yapısı doğu krallıklarındaki kentlerden farklıydı. Doğu kentlerinde iktidar gücünü tanrıdan aldığını iddia eden veya buna inanan ve doğrudan tanrı sayılan krallara aitti. Kral veya Firavun denilen bu yöneticilerin yetkileri sınırsızdı ve hakimiyetleri içerisinde yer alan bütün kentler onların mutlak otoritesine tabiydiler. Yunan polislerindeki yurttaşlık (politai) kavramı ve yeri geld

Kylon'un Tiran Olma Girişimi ve Drakon Yasaları

Atina akropolisi, ressam Leo von Klenze, 1846. MÖ. 8. yüzyılın sonlarına doğru Attika'nın (Atina ve çevresini kapsayan bölge) önde gelenleri baştaki basileus'u (kral) indirip yerine arkhonlar, yani önderler denilen yöneticileri getirdiler. Yönetim biçimi monarşiden oligarşiye geçti. Aristokratlar yönetimde söz sahibi oldukları bu dönemde Atina akropolisinin 300 m kadar batısında yer alan Areopagos  Meclisinde toplanıyorlardı. Bu yeni politik düzende önceleri üç arkhon etkindi : 1-) Din ve devlet işlerinin yürütülmesinden sorumlu arkhon basileus 2-) Orduya komuta eden ve vatandaş olmayanların arasındaki davalara bakan Polemarkhos (savaş arkhonu, başkomutan) 3-) Genel idari işlerden sorumlu Arkhon. Arkhon Eponymos olarak adlandırılırdı, zira görev yaptığı yıla adını veriyordu. Meclise ve konseye başkanlık ediyor, dini olmayan davalara bakıyordu. Bunlara daha sonra thesmothetai (kanun koyucular) denilen 6 arkhon daha dahil edildi ve bunlar yönetim organını oluşturan "dokuz ar

Ostrakismos Nedir?

Üzerlerine isimler kazınmış çanak çömlek (ostrakon) parçaları Ostrakismos (Çanak Çömlek Mahkemesi), MÖ. 5. yüzyıl Atina'sında gerçekleştirilen bir uygulamanın ismidir. Amacı bir oylama neticesinde yeterli çoğunluğa ulaşılmasının ardından tiranlığa heveslenen kişileri sürgün etmek ve bu sayede demokrasinin varlığını sürdürmekti. Sürgün 10 yıl sürüyordu ve bu sürenin sonunda sürgüne yollanan kişi canına, mallarına veya vatandaşlığına bir zarar gelmeden Atina'ya dönebiliyordu. Oylama işlemi 500 kişiden oluşan Bule meclisi ve en yüksek idari yetkili olan 9 arkhonun gözetiminde yapılıyordu. Oy verme gizlilik usulüne dayalıydı, oy verenlerin kimliği gizli kalıyordu. Yurttaşlar tiran olmaya niyeti olduğunu düşündükleri kişilerin isimlerini ostrakon (çoğ. ostraka) denilen çanak çömlek parçaları üzerine kazıyarak yazıyorlardı. Daha sonra phylai denilen görevliler oyları topluyor, kimsenin birden fazla oy kullanmasına izin verilmiyordu. Bir kişinin ostrakismos sonucu sürgün edilebilmesi